bak artık bir ruhum
ağlama sevgili
beceremedim doyurmayı seni benle,
gitmek gerçekten gerekliydi...
üzülme sevgili,
vedaları da vardır baharların,
yaprak dökümünü yaşarsın istemesen de...
vazgeçmek için zamansızız belki de. ama yetemediği yerde, gitmelidir sevgili....
saçlarımı kestirmek hiç aklımdan geçmezdi. demek ki birşeyler olmuş bana ki senin kıyamadıklarına kıyar olmuşum. aynaya bakamayacağım bu geceden sonra. saçlarımı taramayacağım. senin dokunmaya kıyamadığına ben kıydım sevgili.
demek ki bitmiş ve aklıma gelmemişsin...
bu yüzden seni sevdiğimi sanmama rağmen gitmeliyim sevgili. vadesi dolmuş günlerimizin sana güldüğüm, öldüğüm sana.
düşünme sevgili,
düşünülmeyi haketseydim,
yanında olurdum...
ve
vesi yok ki... gittim, kıydım zamansız. hangi bahanenin ardına sığınabilirim ki şimdi.
değmezim hiçbirşeye!
yalnızlığın adil değil...
ama benim ki adil sanırsam ki...
ben seçtim!
yok oluşumun tarihçesinde, bana eşlik etmiyor çok zamandır varlığın. bu yüzden küstüm sevgili, seni sevemeyişime inat, varlığımın hazzını yüreğime yasakladım.
artık seni koyamadığım düşencem de, ben de yokum.
çünkü sensiz; yakan bir korum...
belki de hepsinden öte, yalnızlığını kör kuyulara haykıran, dolunayın şahit olduğu, bir hayalet ruhum.
hala hayattayım belki de,
peki sen; varlığımdan haberdar mısın?
ALINTI...