Babinski bulgusu: Nörolojide çok önemli olan bir muayene testi. Ayak tabanıın dış keranı boyunca, ucu sivri bir cismin sürtülmesiyle ortaya çıkan normal refleks, Babinski bulgusunda ters yönde gerçekleşir.
BAC (bakteriyel yapay kromozom) :DNA parçacıklarını kopyalamakta kullanılan ve bir cins bakteride bulunan bir madde.
Bağışıklık: Belirli bir mikroorganizmaya karşı vücudun direncidir. Aktif ve pasif olmak üzere iki tip bağışıklık (immünite) vardır. Aktif immünite, hastalığın, çok hafif de olsa, bizzat geçirilmesiyle oluşur. Hastalığa neden olan organizmalar, vücutta antikor reaksiyonları uyandırırlar ve bu reaksiyonlar, bazı vakalarda, hayat boyu devam eder. Pasif immünite ise, antikor reaksiyonu uyandırıcak nitelikte, fakat kuvveti azaltılmış veya değiştirilmiş olan mikropların vücuda aşılanmasıyla oluşur.
Bakteri: Tek hücreli mikroorganizmalardır. Bunlar, mantarlardan küçük, fakat virüslerden büyüktürler. Bazıları hastalık yapıcı, bazıları zararsızdır; bazı bakteriler ise, faydalıdırlar: Örneğin, toprağın nitrojen yapıcı bakterileri. Bakteriler, şekillerine göre sınıflandırılabilirler: Coccus'lar yuvarlak, bacillus'lar çubuksu, vibrio'lar virgül şeklinde, spirillum'lar dalgalıdır.
Bakteriemi: Bakterilerin veya bakteri toksinlerinin kana geçmesiyle oluşan ateş, titreme ile seyreden klinik tablonun adıdır. Eş anlamlı olarak septisemi de kullanılır.
Ballismus: Kol ve bacakların, istemsiz, şiddetli, atıcı hareketleridir. Bu durum, gövdenin yarısında görüldüğü takdirde, "hemiballismus" adını alır.
Bal özü:Çiçekler tarafından salgılanan tatlı ve genellikle kokulu bir sıvı.
Bandaj: Yara sarmaya veya yaraları kapatan gazları ve tespit edici tahtaları yerinde tutmaya yarayan kumaş parçasıdır.
Barbitüratlar: Sinir sistemini uyuşturucu etkileri olan maddelerdir.
Basil: Çomak şeklindeki mikroorganizmalardır. Örneğin Tüberküloz'un etkeni Koch adı verilen basildir.
Başkalaşım: Bazı böcek ve kurbağa gibi canlıların, yumurtadan çıktıktan sonraki gelişme evrelerinde yapısal değişikliğe uğrayarak atalarına benzer hale gelmeleri.
Batın: Gövdenin, göğüs ve pelvis bölgeleri arasındaki kısmıdır. Göğüsten, bir kas bölme teşkil eden diafragma ile ayrılmış olan batının, alt kısmında pelvis boşluğu ile devamlılığı vardır.
Bazal Metabolizma: Vücut yüzeyi birimine göre hesap edilen, istirahat anında sarf edilen enerji miktarıdır.Vücut yüzeyi şahsın, boyu ve kilosundan hesap edilir.Troid bezinin fazla çalışmasında, bazal metabolizma yükselir.
Bazal metabolizma hızı: Besin alınması ve hareketsiz durumda vücudu canlı tutmak için gerekli enerji tüketimi.
Bell Paralizi: Yüz siniri felcidir.
Bence-Jones Proteini: Myelomatosis gibi kemik iliğini ilgilendiren hastalıklarda, idrarla çıkartılan bir cins protein.
Beriberi: B vitamini noksanlığında meydana gelen ağır bir polinevrit.
Beyin: Omurgalılarda kafatası içindeki merkezi sinir sisteminin bir bölümü
Bikonkav: Her iki yüzeyide konkav, iç bükey veya oyuk olan.
Bifid: İki bölüme ayrılmış durumda olan, çatallı, yarık.
Bifurkasyon: İki dala ayrılma yeri.
Bilateral: Her iki tarafa ait olan, iki taraflı.
Billurubin: Hemoglobinin yıkılmasından açığa çıkan kırmızı boya.
Billüribinemi: Kanda billüribinin artması.
Biopsi: Canlı bir dokudan muayene edilmek üzere küçük bir parça alınması.
Bilefarit: Göz kapaklarının, özellikle kenar bölümlerinin iltihabı.
Bistüri: Laboratuarda kullanılan keskin bıçak.
Biyogenez: Canlıların kendilerine benzeyen canlılardan oluştuğunu açıklayan görüş.
Biyokütle: Belirli bir alan ve hacimde bulunan canlı ağırlığa biyokütle denir.
Biyosfer: Dünyadaki bütün canlıların yaşadığı 16-20 km kalınlığında tabaka. Biyosferin deniz seviyesinden 8-10 km'si atmofere, 8-10 km'si okyanusların dibine doğru uzanır.
Biyoteknoloji: Özellikle DNA ve hücreyle ilgili konularda kullanılan biyolojik tekniklere verilen ad.
Blastula: Döllenmiş yumurtanın bölünmeler sonucu, ortası sıvıyla dolu olan bir hücre tabakasından oluşan yapı.
Bone: Kemik.
Botilismus: Basillus Botulismus toksinleri ile meydana gelen zehirlenme.
Brakiyalji: Kol ağrısı.
Bradikardi: Kalbin dakikadaki atım sayısının azalması.
Bronchiolitis: Solunum sisteminin en küçük fonksiyonel üniteleri olan bronşiollerin iltihabına denir.
Bronş: Soluk borusundan ayrılan akciğerlere giden iki boru.
Bronşit: Bronşlarda bakterilerin yerleşip üreyerek iltihaplanması.
Bowman kapsülü: Nefronun ucunda, glomerulusu saran yarım küre şeklindeki bölüm.
Bül: Ciltte içi sıvı dolu kabarık oluşumlar. Çapları 0.5 cm'den büyüktür. Küçük olanlarına vezikül denir. Bkz. Resim - Vezikül
Büllöz: Büllerden oluşan lezyon.