FRM34
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

FRM34


 
AnasayfassLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Hz.Ayşe

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
AzraiL
Site Sahibi
Site Sahibi
AzraiL


Erkek
Mesaj Sayısı : 5051
Yaş : 34
Kayıt tarihi : 17/04/07

Özellikler
Rep:
Hz.Ayşe Left_bar_bleue1907/1907Hz.Ayşe Empty_bar_bleue  (1907/1907)

Hz.Ayşe Empty
MesajKonu: Hz.Ayşe   Hz.Ayşe EmptyPaz Ara. 30, 2007 8:25 pm

Hz.Ayşe Ustun_musluman_kadin_hz._ayse_ra_trSevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'in değerli hanımı ve ilk İslam halifesi Hz. Ebu Bekir'in kızı olan Hz. Ayşe (ra), Allah'ın nasip ettiği aklı, kuvvetli imanı, hikmetli konuşması, Kur'an-ı Kerim'i ve Peygamber Efendimiz (sav)'i en iyi şekilde anlamaya çalışması gibi vasıfları ile tüm müminlere örnek olmuş bir Müslümandır.

Üstün ahlakı ve ilmi vasıflarının yanı sıra Peygamber Efendimiz (sav)'in vefatının ardından İslam ahlakının yayılması için sürdürdüğü faaliyetler de gerek Asr-ı Saadet döneminde, gerekse günümüzde tüm Müslümanlara ışık tutan bir rehber olmuştur.

Kuran'da, "Ama Bizden kendilerine güzellik geçmiş bulunanlar; işte, onlar, ondan uzaklaştırılmışlardır." (Enbiya Suresi, 101) ayetinde, Rabbimiz'in Katından kendilerine güzellik geçen müminler bildirilmiştir.

Allah kadın ya da erkek ayrımı yapmadan her insanın önüne, bu kimselerden olabilme fırsatını sunmuştur. İnsanın yapması gereken, Allah'a gönülden bir sevgiyle bağlanmak, O'nu herşeyin üstünde tutarak Rabbimiz'in razı olacağı bir yaşam sürmektir. Yüce Alah'ın izniyle bu samimi imanı yaşayan değerli müminlerden biri de Peygamber Efendimiz (sav)'in değerli hanımı Hz. Ayşe (ra)'dir.

Peygamberimiz (sav)'in hayatta olduğu dönemde de, Peygamberimiz (sav)'in vefatının ardından yaşanan Asr-ı Saadet döneminde de Kuran ahlakına uygun üstün bir ahlak sergileyen Hz. Ayşe (ra), Allah'ın nasip ettiği anlayış kabiliyeti, öğrenme arzusu, kuvvetli hafızası ve imani şevki ile kendisini en iyi şekilde yetiştirmek için örnek bir çaba sarf etmiştir. Allah yolunda bu samimi çabayı sergilerken Yüce Rabbimiz'in hükümlerine ve Peygamber Efendimiz (sav)'e gösterdiği kesin itaat, Hz. Ayşe validemizin (ra) Rabbimiz'e ve Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'e derin sevgisinin de açık bir delilidir.

Hz. Ayşe (ra)'nin Ahlakı

Küçük yaşlarda ilk İslam halifesi olan babası Hz. Ebu Bekir'in yanında eğitim gören Hz. Ayşe (ra)'nin Peygember Efendimiz (sav) ile evlenmesi ahlaki ve ilmi yönden daha da gelişmesine, olgunlaşmasına ve derinleşmesine vesile olmuştur. Çok küçük yaşta Müslüman olan Hz. Ayşe validemiz (ra), aynı zamanda mütevazı, kanaatkar ve cömert ahlakıyla ve hiç kimsenin aleyhinde konuşma***** tüm Müslümanlara hikmetli bir örnek teşkil etmiştir. Samimi imanı ve ihlasından dolayı onun için asıl önemli olan Allah'ın rızasına uygun hareket edebilmek olmuştur.

Hz. Ayşe (ra) her işinde daima katıksız olarak Allah'a yönelmiş, imanındaki ve Allah'a olan teslimiyetindeki bu samimiyet sonucunda da, her zaman için Allah'ın rahmetiyle karşılık görmüştür. Kibirden tamamen uzak ahlakı nedeniyle bilemediği ya da anlayamadığı konularda Peygamber Efendimiz (sav)'in derin ilminden yararlanmış, çeşitli konularda kendisiyle istişare etmiştir. Bu üstün ahlakı vesilesi ile de hayatının her safhasında Allah yolunda güçlü, iradeli ve kararlı bir kişilik sergilemiştir.

Hz. Ayşe Validemizin (ra) İlmi

Hz. Ayşe (ra) Sevgili Peygamberimiz (sav) vefat ettiğinde çok genç olmasına rağmen, Kuran-ı Kerim'i ve Peygamberimiz (sav)'in sünnetini en iyi bilen, anlayan ve muhafaza edenlerin başında gelir. Küçük yaşından itibaren Kuran ayetlerini ezberlemeye başlamış olan Hz. Ayşe (ra), Peygamberimiz (sav)'in ilminden şevkle yararlanmış, ayetlerin nüzul sebeplerini ve işaretlerini en doğru şekilde kavramaya gayret göstermiştir.

İslami kaynaklarda belirtildiği üzere ashabın büyükleri feraize (Allah'ın kesin emirlerine, farzlara) dair meselelerde Hz. Ayşe (ra)'ye danışmışlardır. Tabiin devrinde (sahabilerle görüşmüş ve onlardan ders almış olan salih Müslümanların devrinde) birçok hukukçu, yüksek seviyedeki hukuk bilgisinden faydalanmak üzere Hz. Ayşe validemizle (ra) ilmi istişarelerde bulunmuştur.

Arapçayı çok güzel kullanan Hz. Ayşe (ra), ayrıca açık ve yalın anlatım tarzı ve hitap ettiği kişiye en uygun tebliği yapması nedeniyle, konuştuğu kişiler üzerinde etkili olmuş bir hatiptir. Bir hutbesi ve bazı mektupları Hz. Ayşe (ra)'nin edebi kabiliyetini de gösteren örneklerdir.

Peygamber Efendimiz (sav)'in hanımı olmasının yanı sıra değerli bir öğrencisi de olan Hz. Ayşe (ra)'nin, ilmi sahada çok ayrı bir yeri vardır. Fıkıh ilminde pek çok alimin hatasını düzeltmiş, birçok hadisin de mükemmel bir tarzda izahlarını yapmıştır. (Said Aykut, tercüme Hilyetü'l-Evliya Sıfatü's-Safve: C-2 S.125) Hz. Ömer (ra) kadınlarla ilgili fıkhi meselelerde daima Hz. Ayşe'nin görüşünü almıştır. Hz. Ayşe validemizin (ra) bu ilmi, İslami kaynaklarda da şöyle aktarılmaktadır:

Ebu Musa el-Eş'ari diyor ki: "Biz, Rasulûllah (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem)'ın ashabı olarak bir hadisi anlamakta güçlük çektiğimizde, onun anlamını Hz. Ayşe (Radıyallahu Anha)'ye sorar ve ondan mutlaka bir cevap alırdık".

Urve Hazretleri de Hz. Ayşe (ra) için, "Fıkıh, tıp ve şiir ilminde Hz. Ayşe (ra) 'den ileri bir kadın görmedim" demektedir.

En fazla hadis rivayet eden sahabelerden olan Hz. Ayşe (ra), Sevgili Peygamberimiz (sav)'den 2210 adet hadis rivayet etmiştir.

Hz. Ayşe (ra)'nin İslam Ahlakına Katkıları

Hz. Ayşe (ra)'nin en belirgin özelliklerinden biri de İslam dininin esaslarını anlatmak hususundaki faaliyetleridir. Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'in vefatının ardından Hz. Ayşe validemizin (ra) evi, büyük-küçük birçok kimsenin huzuruna gelip kendisini dinlediği bir ilim merkezi olmuştur.

Peygamberimiz (sav)'in vefatından sonra ashaptan bazılarının vefat etmiş olması, birçoğunun da fetihler sebebiyle farklı bölgelere gitmiş olması sonucunda Medine'de çok az sahabi kalmıştı. Ancak Allah'ın izniyle Hz. Ayşe (ra)'nin varlığı ve İslam ahlakını anlatmak için gösterdiği samimi çabası vesilesiyle "Peygamber Şehri Medine", Peygamberimiz (sav)'in vefatından sonra da ilim merkezi olmaya devam etmiştir.

Hz. Ayşe (ra)'nin hikmetli konuşması, Rabbimiz'e ve Resulullah Efendimiz (sav)'e olan derin sevgisi ve gönülden bağlılığı, konuştuğu kişiler üzerinde büyük etki uyandırmasına vesile olmuş ve bu şekilde İslam ahlakını en etkili şekilde aktarma ve yayma imkanı bulmuştur.

Peygamber Efendimiz (sav)'in zamanından başlamak üzere kadınların eğitim ve öğretimiyle çok yakından ilgilenen Hz. Ayşe (ra), böylece hem bizzat, hem de yetiştirdiği öğrencileri ile İslâm dünyasında kadınların ilimle meşgul olmaları gerektiğini, hiçbir tereddüde meydan vermeyecek şekilde açık bir örneği olmuştur.

Güzel Sonuç Takva Sahiplerinindir

Güzel ahlakı başkalarına da anlatmanın iki yolu vardır. İnsan kimi zaman güzel ahlakı sözleriyle, kimi zaman da tüm bunları insanlar için güzel bir örnek oluşturarak davranışlarıyla anlatır. Bu iki yol arasında, en makbul ve aslında en etkili olanı, insanın tavırlarıyla yaptığı tebliğdir. Çünkü bu en samimi olandır. Taklit edilmesi mümkün değildir. Ancak imanın kalpte samimi olarak yaşanmasıyla, insanın inandıklarını en samimi şekilde hayata geçirip tavırlarına yansıtmasıyla gerçekleşebilir.

Hz. Ayşe (ra) bu üstün ahlakı göstermiş, imanıyla, tavırlarıyla ve ahlakıyla tüm Müslümanlar için değerli bir örnek teşkil etmiştir. Fedakarlıkları, sabrı ve Peygamber Efendimiz (sav)'e olan bağlılığı ile sahabelere örnek olmuş olan Hz. Ayşe (ra)'nin bu samimi tebliği, Allah'ın dilemesiyle en güzel şekilde karşılık görmüş, iman edenlerin imanda derinleşip, Hz. Ayşe (ra)'nin örnek ahlakını yaşamaları için önemli bir vesile olmuştur.

Müminler için önemli olan, tüm Peygamberlerimizin ve Hz. Ayşe (ra) gibi üstün ahlaklı müminlerin ahlakını rehber edinip, Rabbimiz'in bildirdiği yola tabi olmaktır. Yüce Rabbimiz dünya hayatındaki imtihanın sonucunda, kadın ya da erkek güzel ahlak gösterip salih amellerde bulunan tüm müminlerin dünyada ve ahirette en güzel karşılığı bulacaklarını şöyle bildirmiştir:

"... Şüphesiz Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden bir işte bulunanın işini boşa çıkarmam. Sizin kiminiz kiminizdendir. İşte, hicret edenlerin, yurtlarından sürülüp-çıkarılanların ve yolumda işkence görenlerin, çarpışıp öldürülenlerin, mutlaka kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Bu,) Allah Katından bir karşılık (sevap)tır. (O) Allah, karşılığın (sevabın) en güzeli O'nun Katındadır." (Al-i İmran Suresi, 195)

Hz. Ayşe (ra) Validemizin İlmi Hakkında…

Abdurrahman bin Avf (r.a.) Hazretlerinin oğlu Ebû Selem: "Sünnet-i Resûlullahı, Hz. Âişe'den (ra) daha iyi bilen dinde tebahhur etmiş (derya gibi geniş ilme sâhip olmuş), âyet-i kerîmelere vâkıf ve sebeb-i nüzûllerini bilen, ferâiz (miras üzerindeki paylar) ilminde mâhir olan bir kimseyi görmedim" buyurmuştur. (İslam Alimleri An***lopedisi, Hicri Birinci Asır, S: 137)

Ata bin Ebî Rebâh "Hz. Âişe (ra) Eshâb içinde en çok fıkıh bilen, isâbet-i rey bakımından en ileri gelen bir kimse idi" buyurmuştur.

Hz. Ayşe Validemiz (ra)'e Hitaben Buyrulan Hadis-i Şerifler

Râmuz-ül-ehâdis'de Hz. Ayşe'ye (ra) hitaben buyrulduğu bildirilen, hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:
"Ey Âişe, Allah kullarına lütf ile muamele edicidir. Her işte yumuşak davranılmasını sever."
"Ey Âişe, yumuşak ol; zirâ Allahü Teâlâ bir kuluna iyilik murâd ederse onlara rıfk (yumuşaklık) kapısını gösterir."
"Ey Âişe, yumuşaklık ve sabırlı olmak, her neyin üzerine konursa, onu güzelleştirir, süsler ve her şeyin üzerinden kaldırılırsa güzelliğini azaltır."
"Ey Âişe, gıybet, mü'min kardeşinin ardından onun hoşuna gitmeyen bir kusurunu söylemendir. Eğer belirttiğin kusur onda yoksa, o zaman mü'min kardeşine iftira etmiş olursun. İftira ise gıybetten de ağır bir günahtır."


Hz. Ayşe(ra)den Rivayet Edilen Hadis-i Şerifler

"Resullullah başkalarını kendi nefsine tercih ederdi." (Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatü's Sahabe, Hz. Muhammed ve Ashabının Yaşadığı İslami Hayat,Cilt-1, Sentez Neşriyat, Temel Eserler Serisi: 2/1, sf. 297 (Terğib, V/148; Beyhaki Hz. Aişe'den))

"O, lafları çabuk çabuk ve peş peşe sıralamazdı, sözleri az ve özdü." (El Fevaid, Huccetü'l İslam İmam Gazali, İhya'u Ulum'id-din, 2. cilt, Çeviri: Dr. Sıtkı Gülle, Huzur Yayınevi, İstanbul 1998, s. 800)

"Mübarek kelamları seçkindi. Her işiten onu anlardı." (G. Ahmed Ziyaüddin, Ramuz El Hadis, 2. cilt, Gonca Yayınevi, İstanbul, 1997, 521/4)

"Hanımlarına karşı insanların en yumuşağı, en kerimi, güler yüzlüsü ve mütebessim olanı idi."

"Resulullah aleyhissalâtu vesselâm sevdiği bir şeyi görünce: "Hamd o Allah'a mahsustur ki sâlih şeyler sadece onun lütuf ve nimetiyle tamamlanır" derdi.

Hz. Ayşe Validemiz (ra) Buyuruyor ki…

Tâbiînden (sahabilerle görüşmüş ve onlardan ders almış olan salih Müslümanların devrinden) gençler Hz. Âişe (ra)'ye geldiler ve Resûlullah (sav)'ın ahlakını sordular. Buyurdu ki: "O'nun ahlâkı Kur'an idi. Kur'an-ı Kerim'in hoş gördüğünü kabul edip razı olurdu. Hoş görmediğini kendisi de hoş görmez ve kaçınırdı."

"Resûlullah (sav) iki şey arasında muhayyer kılındığı (seçim yapmak durumunda kaldığı) zaman, o iki işin en kolayını alırdı -günah olmadıkça- günah olduğu zaman, ondan herkesten çok uzaklaşırdı. Hiçbir zaman Allah'ın Resûlü (s.a.v.) kendi nefsi için intikam almaya kalkışmamıştır."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www2.forumzen.com
 
Hz.Ayşe
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
FRM34 :: Din Kültürü-Ahlak Bilgisi :: ashab-ı kiram-
Buraya geçin: