Müslümanların Kutsal Kitâb-ı Şerif'i...
Sûre Sayısı : 114
İndirilme Yılı : 610-632 (23 sene)
Geçerlilik Süresi : 610'dan Kıyâmet'e kadar.
Detayları
Kur'an-ı Kerim, dini kitapların sonuncusu(dördüncüsü) olup 610 yılında
Allah(C.C.) Peygamber Hz.Muhammed (S.A.V.) Efendimize göndermeye
başlamıştır. O zamanlar Peygamber Efendimiz 40 yaşlarında idi. Bu yüce
kitap, kimi zaman vahiy meleği olan Cebrail(A.S.) ile, kimi zaman da
Allah-ü Teâlâ'nın direkt olarak(rüya,gönlüne verme gibi.) bildirmiştir.
Hepsi birden (sûreler) bütün olarak değil! Ayet-Ayet nazil olmuştur.
Yani bu şekilde yeryüzüne ine-ine uzun zaman boyunca (23 sene)
sürmüştür. İlk vahiy Mekke'deki Hîra mağarasında geldi!
İçerisinde iman, ibadet, hüküm, sevap, günah, Ademoğullarına(insanlara)
öğüt ve nasihat, mü'mîn, müşrik-kâfir, cennet-cehennem gibi birçok
konuda emir ve açıklama vardır. İnsanlığın başlangıcı, Şeytan'ın
Cennet'ten kovuluşu ve Allah'a karşı verdiği söz, insanların neyden,
nasıl ve niye yaratıldığı, Kur'an-ı Kerim inmeden önceki
kavim(millet)lerin neler yaptığını, Ahiret (ölümden sonraki hayat)'da
ne gibi şeyler ile karşılaşılacağı vs. gibi konular da anlatılmaktadır.
Elbetteki bunlarla sınırlı değil. Bu kitap o kadar yüceki, hemen-hemen
her konuda hüküm veriyor ve insan okudukça okuyası geliyor. Kitaba
saygı göstermek, onu gereği gibi okumak ve anlamak gerekir. Eğer
anlanırsa neler anlatıldığının ilmi bilinmiş olur. En önemli sırlardan
biri de ilim(bilmek)'dir. "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?"
Rabbimiz Araf Sûresinin 204. ayetinde mealen Kuran okunduğu zaman onu dinleyin ve susun ki size merhamet edilsin. buyurmaktadır.
Bazı Hadis-i Şerifler:
Kim Kuran-ı Kerîmden bir harf okursa, onun için bir iyilik sevabı
vardır. Her bir iyiliğin karşılığı da on sevaptır. Ben, elif lam mim
bir harftir demiyorum. Elif bir harftir. Lam bir harftir, mim de bir
harftir. (Tirmizî, Fezailül-Kuran, 16)
Kuranı gereği gibi güzel okuyan kimse, vahiy getiren şerefli meleklerle
beraberdir. Kuranı kekeleyerek zorlukla okuyan kimseye de iki kat sevap
vardır. (Buharî, Tevhid, 52; Müslim, Müsafirîn, 243).
Kur'an okuyan kimse, bunamaz. [Tirmizi]
Kur'an okunan yere rahmet ve bereket yağar. [Buhari]
Kur'an okunan evin hayrı artar, sakinlerini sıkmaz, melekler toplanır,
şeytanlar oradan uzaklaşır. Kur'an okunmayan ev, içindekilere dar
gelir, sıkıntı verir, bereketsiz olur. Melekler uzaklaşır, şeytanlar
oraya dolar. [Darimi]
Her gece on âyet okuyan, gafillerden sayılmaz. [Hakim]
Kur'an okuyun! Kıyamette size şefaat eder. [Müslim]
Kim bir âyet öğrenirse, kıyamette onun için nur olur. [Darimi]
Bir âyet öğrenmek, yüz rekat [nafile] namaz kılmaktan daha iyidir. [İ. Mace]
Kur'andan bir âyet dinleyen sayısız çok sevaba kavuşur. [İ.Ahmed]
Kur'anı öğrenip gece-gündüz okuyana imrenmek gerekir. [Müslim]
Kur'an okuyanla dinleyen, sevapta ortaktır. [Deylemi]
İnsanların en çok ibadet edeni, en çok Kur'an okuyandır. [Deylemi]
Kur'an-ı kerim okuyup, ezberleyen, helalini helal, haramını haram
bilen, Cennete girer. Ayrıca [müslüman] akrabasından, hepsi de
Cehennemlik olan on kişiye şefaat edip, onları Cehennemden kurtarır.
[Tirmizi]
İmâm-ı Ahmed bin Hanbel hazretleri buyuruyor ki:
Manâsını anlayarak da, anlamayarak da Kurân-ı Kerîm okuyan Cenâb-ı Hakkın rızâsına kavuşur