Emel ARMUTÇU iLe Röportaj
Rap cahili anneyle rap hayrani oglunun CEZA röportaji
14 yasindaki oglum Deniz’i önce "Sesini kis" diye uyariyordum, bir yandan "Ne anliyor bu müzikten!" diye söylenirken. Sonra "Odanda dinle" sarti getirdim. Kapisini da kapattirarak. Yaparim tabii, aramizda 30 yil var, annem de bana hep "Bagirtma su kadinlari" diye kizardi. Ancak, ben anneme operayi sevdiremedin ama Deniz, sabirla uyguladigi stratejisi sayesinde benim bu "seye" dikkatimi çekmeyi basardi.
Uzun bir otomobil seyahatinde, kendimi ilgiyle Ceza dinlerken, hatta yasitim bir iki arkadasima dinletirken buldum. Hizli konusmaktan ibaret sandigim seyin aslinda bir müzik olusturdugunu, konusmaktan güzel melodiler dogabildigini oldukça geç ve biraz da utanarak farkettim. Üstelik akillica seyler söylüyordu bu çocuk. Öyle abuk sabuk kelimelerin arka arkaya getirilmesinden ibaret degildi sözleri. Aralarda anlamadigim çok ifade oluyordu yine de ama Deniz de anlamiyordu onlari. Her zamanki gibi, sözlüge ya da internete bakmak yerine, bana soruyordu. Sonuçta Deniz’in Ceza’yi anlama çabasiyla sordugu sorular o kadar çogaldi ki, "Bak yeni albümü de çikiyormus. Gel gidelim, röportaji sen yap" dedim bir gün. Yesil gözleri kocaman açildi. O kadar inanilmaz bir seydi ki bu onun için, koltuktan düsüyordu. Geçtigimiz hafta, stüdyoda Ceza adiyla taninan Bilgin Özçalkan’in elini sikarken de bayilacak zannettim. Ama bayilmadi, sorularini biraz heyecanlanarak da olsa sordu. Özetle, bu sayfada okuyacaginiz röportajda, ben bu konuda cahil, biraz da ukala anne rolündeyim. Röportaji Hürriyet için oglum Deniz Karahali yapti.
Rap dinlemeyen insanlar bile gelip beni tebrik ediyor, demissiniz bir yerde. Onlardan biri olarak buradayim.
- Çok tesekkürler. Bizim de yillardir anlatmak istedigimiz sey bu. Son zamanlarda Anadolu’da müzigin tarihini arastiriyorum. Anadolu’ya saz girmeden önce bin yil boyunca, asiklar dogaçlama bir sekilde konusarak atisirlarmis. Boyunlarina taktiklari zil gibi seylerle ritim yaparlarmis. Belli ölçülerde söylerlermis. Bunun adi Sakkiye imis.
Rap yeni ve dis mihrakli bir müzik degil, o zamanda da vardi diyorsunuz...
- Aynen. Bunu yapan insanlar o zaman deli olarak görülüp taslaniyorlarmis. Insanlar rap müzik için hep Amerikan müzigi, Amerikan emperyalizmi, özentilik falan diyor. Ama biz bu müzigi Türkçe yapiyoruz. Zaten türkü ve Türk Sanat Müzigi disindaki tüm müzikler bize batidan veya baska bir kültürden gelmis. Anadolu’ya saz girince de bu sefer, bunun içinde seytan var demisler. Dertli’nin "Seytan bunun neresinde" türküsü o yüzden yazilmis. Rock için de söylediler, simdi rap için söylüyorlar.
KIMI CEZALANDIRIYORSUN
DENIZ - Adini neden Ceza koydun? Eskiden katildigin hip hop yarismalarinda çok basariliymissin, "cezamiz geldi" diyorlarmis, ondan mi? Yoksa yaptigin müzikle herkesi cezalandirdigin için mi?
- Ikisi de dogru aslinda. Ayrica Ceza hem yurtiçinde, hem yurtdisinda çok rahat telaffuz edilen bir kelime.
Cezalandirmaktan kasit ne, nasil cezalandiriliyor insanlar bu müzikle?
- Bunun içinde mecaziyet var. Yaptiginiz müzikle, anlattiklarinizla, elestirilerinizle insanlara ceza vermis oluyorsunuz. Bu bir metafor tabii. Somut bir cezalandirma degil.
DENIZ - Nefret var bir de... Ilk grup.
- 1998’de kurduk Nefret’i. Etrafta hiç rap yoktu. Bütün sarkilar asktan bahseden duygusal sarkilardi. Dünyada sanki sadece ask, sevgi yok. Her gün yasadigimiz duygulara bakarsaniz, içinde nefret de var. Dünyayla ilgili olanlar, sosyal problemler, bir sürü sey var.
DENIZ - Sarkilarinda Üsküdar, Karacaahmet çok geçiyor. Neden?
- Üsküdar dogdugum yer. Babamin da dogdugu, ailemin yasadigi yer. Her seyi orada yasadim. Bu yüzden çok degerli benim için. Ikincisi çok kültürlü bir mahalleydi benim büyüdügüm. Yahudi, Ermeni, Rum komsularla, onlarin çocuklariyla geçti hayatim. Kilise vardi, cami, havra bir aradaydi. Sarkilarimda da hep çokkültürlülügü anlatmaya çalisiyorum, insanlari ayirmamak gerektigini söylüyorum.
Hep bir itiraziniz var, nelere en çok?
- Haksizliklara en basta. Önyargilara. Savasa, soykirima, toplumu bölmeye, insanlari ayirmaya... Ama bunlarin disinda, yeni albümde eglenceli seyler de var.
Kim kiziyor en çok dobra bir sekilde, kizginlikla, bazen küfürle yapilan bu itirazlara?
- Yarasi olanlar gocunuyor. Ben durup dururken kimseye saldirmadim. Bir iki olay olmustur belki. Ama çok kavga oldu hayatimda. Okul yillari kötüydü, ödevler dayatmaydi, daha ilkokulda dayak yemeye basladik. Sonra kiyafetimizden, küpemizden, söyledigimiz sarkilardan dolayi dayak yedik. Küfüre gelince, Neyzen Tevfik, küfür dilin cilasidir, demis. Tabii kimsenin namusuna asiri hakaret etmedikçe... Yerinde kullaninca iyi bir sey küfür.
DENIZ - Her darbede bir arbede baslatiliyor iste, diyorsun. Sen solcu musun?
- Demokratim ben. Solcu sagci diye insanlari siniflandirmayi sevmiyorum. Orada bahsettigim farkli bir sey. Politikacilari anlatan bir sarkiydi o. Seçim dönemiydi.
Gerçekten o kadar hizli "icra ediyor" musunuz o sarkilari, yoksa teknik yardim var mi? Hizlandirma filan...
- Yok. Kesinlikle teknik bir olay yok, tamamen dogal. Çok çalistim. Sesli kitap okumakla basladim, rap yapar gibi. Giderek daha anlasilir oluyor. Son albüm en anlasilir olan oldu. DENIZ - Gençlere ne önerirsin, nasil çalisalim?
- Önce çok okumak lazim. Çünkü bu düsünceye dayali bir müzik. Okul bana fazla bir sey sevdirmedi ama, gençlerin okumasi lazim. Ansiklopedi, sözlük, kitap. Saglam adimlar atmak lazim. Bir de insanlara satasmaktan çok elestirmeleri, kiskançliktan, çekememezlikten uzak kalici isler yapmalari gerekiyor. MP3’lerini internete koyup birbirlerine küfür ederek olmaz. Emek hirsizligiyla da olmaz.
Normal hayatta kullandiginiz kelimeler degildir herhalde. Sözleri yazarken, sözlük yardimi aliyor olmalisiniz.
- En çok baktigim kaynak sözlük. Özel kelimeleri kullanmayi seviyorum. Bu isin öztürkçeyle yapilmasi çok zor yani.
DENIZ - Söylüyorsun bir sarkida, bana yazdiklarimin anlamini sormayin, yazdiklarim benim zaten anlamim, diyorsun da metafiziksel ihtilal ne demek?
- Her seyin tersine dönmesi bir anda, birbirine karismasi. Allak bullak olup, hiçbir seyin yolunda gitmemesi. Metafizik dendiginde bütün dünyayi ilgilendiren bir sey, bunun içinde de mecaziyet var.HERKES RAP TAKILIYOR
DENIZ - Ben çiktigin ilk günlerde, Eminem filan dinliyordum. Sen çiktin, seni dinledim. Sonra herkes rap yapmaya basladi. Simdiyse pop sarkicilari rap tarzi klipler yapiyor. Herkes rap takiliyor...
- Bakiyorlar Avrupa’daki örneklere, müzik kanallarina. Dünyada simdi bunlar tutuyor, biz de bunlarla Türkiye’deki insanlari rahatça kandirabiliriz, diyorlar. Arabesk söyleyeyim, ama Brezilyali kizlar olsun. Hareketli sarki yapayim rap gibi danslar olsun, diyorlar. Dis görünüse bakmamak lazim.
Ama bir yandan da rap’in popülerlesmesi anlamina gelmiyor mu bu?
- Evet bir anlamda öyle. Demek ki insanlari etkileyebiliyoruz. Ama gerçek degil. Insanlar aradaki farki görebilmeli. Onun rap’iyle benimkini bir araya, ayni kefeye koymamali.
DENIZ - Nargilenin dumanina benzer hayallerim, sadece beni zehirler ve uçup gider, diyorsun. Hayallerin o kadar olanaksiz mi?
- Yeni albümde de var mesela, hayallerim planlarimdan daha güzel... Küçükken hayallerimiz vardir, ailem olsun, arkadaslarim olsun, yapacagim seylerle ilgili benim de hayallerim vardi. Ama birçogu olmadi, hayatin düsündügümüz gibi olmadigini gördük. Hayat zarar veriyor insana. Hayalkirikligi var.
Umut?
- O da var, insallah her sey güzel olacak.
Ama biraz da megalomani var...
- Sadece müzigimle ilgili. Onun disinda degilim.
DENIZ - Evet bir sarki sözü var; Siz mikroorganizmalar ben Nemrut Dag...
- O benle ugrasanlar içindi.
ELEKTRIK IDARESINDE ÇALISIRKEN RAPSTAR OLDU
1977 dogumlu Ceza, Haydarpasa Meslek Lisesi’nin elektrik bölümünü zor bitirmis. Ögretmenleri çok akilli ama tembel oldugunu söylermis hep. Aktas Elektrik’te elektrik teknisyeni olarak çalisir, sayaçlari kontrol eder, açar kaparken, bir yandan da rap yapar, hip hop yarismalarinda milletin basinin cezasi olurmus. Yavas yavas taninmasi, 1998’de Dr. Fuchs lakapli arkadasiyla kurdugu Nefret grubuyla basliyor. Kendi çabalariyla yaptiklari sarkilari "Yeralti Operasyonu" adli albüme sokmayi basaran ikili, daha sonra Hammer Müzik’ten kendi albümlerini çikariyor: "Meclis-i Ala Istanbul" ve "Anahtar." Sonra yollari ayriliyor, Ceza kendi albümlerini çikarmaya basliyor.
Medcezir ve Rapstar’dan sonra üçüncü solo albümü olan Yerli Plaka 29 Agustos’ta piyasaya çikiyor. Daha önce Candan Erçetin, Mercan Dede ve Burcu Günes’le düet yapan Ceza’nin bu albümdeki sürprizi Sezen Aksu’yla düet. Sarkinin adi, "Gelsin hayat bildigi gibi." Bir gece yazdigini, bitirdiginde çok duygulandigini ve aklina sadece Sezen Aksu’nun geldigini anlatiyor. O da sagolsun, kirmamis, birlikte stüdyoya girmis. Tüm sarkilarin çok duygu yüklü oldugunu söylüyor, ancak dinleyicilerin "Ne benim" adli parçaya dikkat etmelerini belirtiyor. Dünyada Tech N9ne, Samy Deluxe ve Afrob’un konuk oldugu parçalarin ses getirecegini ekliyor. Albüme adini veren "Yerli Plaka" adli parçaya çekilen klibin senaryosunu kendi yazmis. Klibin yönetmeni, Thomas Garber.
Rap’e en çok yakisan elestirel olan
Kötü çocuklar mi bu rap’çiler?
- Öyle diyemeyiz. Bütün ressamlar kötü müdür, gibi bir soru olur. Bu müzigi daha fasist yapanlar var, sadece kizlardan paradan bahsedenler var, gangster tarzi yapanlar var, politik yapanlar var.
Siz hangisine yakinsiniz?
- Ben daha hümanist bir insanim. Barisçi, daha gerçekçi seyler anlatmaya çalisiyorum.
Hangisi agirlikta dünyada?
- Dünyada daha çok kizlar, para gibi seylerden bahsedenler agirlikta. Gangster olaylari popüler. Politik olan dünyanin her yerinde var ama çok ön plana çikarmiyorlar.
Sizce hangisi daha çok yakisiyor rap’e?
- Galiba ciddi, politik, elestirel olani daha çok yakisiyor. Ama bu sonuçta zevk meselesi. Ben de eglenceli sarkilar yapiyorum. O anda öyle hissedersiniz, yaparsiniz. Insanlar rap dinlerken eglenmek de isteyebilir, çok dogal. Ama bütün tarzi öyle olan insanlar var. Fazla seyini çikarmamak lazim.
Kaç yasina kadar yapilabilir bu müzik, bir yas siniri var mi?
- Bir yas siniri yok bence. O enerjiyi hissettikçe yapmak lazim. 500 konser verdim, hálá her çikista heyecanlaniyorum. Bu sürdükçe ben de sürdürmek niyetindeyim. Büyümek istemiyorum.
TRT’NIN ARABESKI YASAKLAMASI GIBI...
Powerturk gibi herkesin seyrettigi kanallarda yayinlanmiyor sarkilarimiz. Bu bizzat Cem Hakko’nun sözü; Türkçe rap yayinlanmaz. Biz de gençlere bize destek vermeyenlere destek vermemelerini söylüyoruz. Oysa ki Türkiye’de çok iyi gruplar var rap, punk, hatta en iyileri yeraltinda. Herkesin seyrettigi kanallarda bu gençlere destek verilmesi lazim. Ama simdi MTV Türkiye basliyor, Dream TV’de, programlarda yayinlaniyordu zaten. Yine de yapilan sey iyiyse mutlaka hedefine ulasiyor.