Şiirler

B o ş l u k




kaybettim yolumu
küçük bir kızın gözlerinde
yürürken
büyüdüm
yalnızlığım gecenin gizeminde
hüznüm bana ağlıyor
birde üstüne
sanrı da ruhum

düştüm
acıklı bir melodiden
soluksuzum
garip bir boşluk
sorularım bitti
sorma yanıtsızım
uçuruma bir adım
bir adım c e s a r e t s i z i m

kapı ardında suskularım

BADEL (Kalbim Seninle)




gülyüzlüm,
meleğim.

yüreğim,
serçe kanadında.

sevinç doğradım aşıma.

bu gece,
bu şehir,
ay ışığından
__________ asılmalı,
renklerinde
__________boğulmalı...


düşümsün,
mutluluğum,
yarınım,
dualarımsın...

artık söz,
acıları ipotekledim,
senin için.

b a d e l’ i m
kalbim seninle...

*Badel...Kalbim seninle(latince)
iyi bir son(arapça)

Başka Kıyıdan Düşler




gülüşüme aldanma hayat
güzelliğime de
gizledim gölgemi
geri götür beni

tutundum
yüreğimin pervazlarından
sıkı sıkı

aynada bıraktım gözlerimi
gri şehirde yalnızlığımı
garip bir ironi
yapışmış ruhuma

ne kaldı ki
soyut bir tablodan arta kalan
gölgemi kandırıyorum
içinde mavisi çok gökyüzü
bir de deniz çiziyorum
arası beyaz boşluk temiz
sahte mutluluğum
aldanma

bir adım ilerisindeyim
bu defa senin
görüyorum

maviye tutukluyum nedensiz
lacivert geceye sakladım gözlerimi
hala güneşi arıyor

Bekle Beni




bekle beni geleceğim
yeşile çaldığında yaprak
bir bahar günü
neşeyle dolsun yüreğim
belki unuturum geçmişi
çalarım yüreğinin kapısını
özlemim ağlar sensizliğinde
içimden çığlıklar uzanır sesine
bilmem
duyar mısın
yüreğimdeki hasretimi
bekle gelirim
bir bahar günü

Belki Duyarsın




seslendi
ruhum ruhuna
belki duyarsın diye

içimde ki çocuk sabırsız
yine saatler sensizliği vuruyor
en uzun gecede
yalnızlığa sarılı düşlerim

uyumuyorum sen gideli
biliyor musun
özlüyorum en çok geceleri
aralığın suçu yok
zaten intiharında mevsimler

acele etmiyorum ama
içimde ki çocuk sabırsız

Ben Benim İçinde




sen ufkumu genişleten
ağlayan yüzümü güldüren
yaşama sevincim olmasaydın
ben benim içinde
kendimi öldürürdüm inan


salınarak girdin düşlerime
sonra
bir anda ısıttın buz gibi yüreğimi
bakmasaydın gözlerime
ben benim içinde
kaybolur giderdim inan


sen dünyamı değiştiren
kasırgayla savrulan şehrime
yağmurdan sonra güneşle
doğmasaydın
ben benim içinde
boğulur giderdim inan

Ben G i b i




adın dilimde
sayıkladıkça gece
yüreğimde keskin acı
en umarsız halimle
yürüyorum s e n s i z l i ğ e

bu gece
düşleri astım ay ışığına
karanfil kokusunda sancılarım
topladım kırgınlıklarımı
en umarsız halimle
yürüyorum s e n s i z l i ğ e

yaşattığım
seni istedim düşlerimde
unutturacak belki
yaşanırsa zaman
en umarsız halimle
yürüyorum s e n s i z l i ğ e

olurda bir gün
düşersem yüzüne
sıcacık gülümse

Ben SANA




…

yine yokladı
aritmisi bozuk yüreğim
neden diye soramadım
uzun zaman olmuştu
...
gülüşlerim
ayışığına saklandı
sırlar rüzgara karıştı
sustum
...
ve seni kustum
gece dönerken güne
sessiz çığlıklar
sayıklıyordu..ölümü

ölüm

inadına sana geliyordum
ölüm bana
ben sana.

Bıraktığın Yerdeyim




hesapsız acı çekerken
unutamadığım maziyi
boşluğa uzandı ellerim
ve bir akşam
isyan etti yüreğim sensizliğe
şimdi
uyuşmuş hislerimi
doladım yüreğime
saçlarımda yıldızlar
gözlerimde bir tutam mavi
arıyorum içimi ısıtan gülüşlerini
teninin kokusu hala üzerimdeyken
dönersin sanmıştım yüreğime

dönmedin
oysa ben hala bıraktığın yerdeyim

Bilebilsen




uçuyorum yine
kanadındayım martının
hiç olmadığım kadar
aşkla

düşlerimdesin yine
sevdim hayalini sesini
beynimde sen
yüreğimde sen

ah bir bilebilsen

konuştukça
renkler çoğalır
içimde
bir büyü var
sende
biliyorum

dışarısı çok soğuk
içimi ısıtıyorsun

küçük bir sürpriz yap
aniden gel
s e v i n d i r beni

Ağlayan Güzel



Masanda bir bardak çay
Duruyor saatlerdir
Sigaranin biri sönmeden
Digerini yakiyorsun

Söyle bana derdin ne
Kim üzdü seni böyle
Telefonda hep gözün
Bir haber mi bekliyorsun

O güzel gözlerine
Yakismiyor aglamak
Birak seni terkedeni
Ü zülme artik, aglamayi birak

Demek ki o vefasiz
Degmiyormus sevgine
Yeter artik onun için üzülme
Eziyet etme kendine

Alçak



'Mutluluk rüzgarı savuramadan
Ayrılık ateşi dağladı kalbimi
Dudaklarına daha varamadan
Gözyaşlarınla boğdun yüreğimi'

Ne vardı karşıma onunla çıkacak
Ne vardı yatağıma onunla yatacak
Şimdi yastığımda o mu uyuyacak
Erosmu yoksa sen misin bu kadar ALÇAK

İstediğin herşey ellerindeydi
Yüreğim her an yüreğindeydi
Suratım sayende yerlere değdi
Hayatmı yoksa senmisin bu kadar ALÇAK

Şimdi beden haritanı o çözecek
Fiziğini kimyanı o formulleyecek
Umarım gözlerin sevişirken sönecek
Zamanmı yoksa senmisin ALÇAK

Madem niyetin düşüp kalkmaktı
Bende bilirdim yapacağımı
Duymayacaksın bir daha ağladığımı
Karar çıktı Sensin ALÇAKtan da ALÇAK

Anacığım



Ah be anacığım
Çok tutmuş cici babamın
Böbrek ağrısı.
Oysa çoktandır kalkmadın
Benim için
Gecenin bir yarısı.

Aşk Havası



Bu gün
Güneş gülerek bakıyor bana
Rüzgar hafiften saçlarımı tarıyor.
Deniz hep bana doğru.

Bugün
Ben arayacağım tüm sevdiklerimi
Tek tek selam vereceğim
Her gördüğüm tanıdık yüze.

Öyle giden sevgiliye yanmak ta yok
Artık bahar da geldi.
Kuşlar bile dönüyor geri.
Açacağım yeni baştan gönül defterimi.

Merhaba Ayşe teyze,
Merhaba Salih öğretmen
Barış abiden selam getirdim size.

Ooo sana da merhaba çomar
Sana da, sana da merhaba alican
Merhaba Ozanım.
Hadi en özel türküleri çal bugün.

ve tabii
Sana da merhaba güzel kız
O güler yüzüne
O tatlı diline merhaba.
Bak hava da tam aşk havası
Ama bak çıkış yoktur
Ömür boyu sürer bu Şairin Sevdası...

Attila İlhan'a



“Gözlerin gözlerime değince
Felaketim olurdu ağlardım..”

Aşkımı dizelerinle anlattım
Gün oldu
“Ben Sana Mecburum”
Gün oldu
“Git Başımdan” diye haykırdım..
Gün oldu
Şiirlerinle Maçka’da dolaştım.

“çoçuğum” dedin yüreğim güldü
An geldi Attila İlhan öldü
Felaketim oldu ağladım
Mekanın Cennet olsun usta...
Başkalarını bilmem amma
Ben sana, şiirine mecburum usta..

Barış'a



O haberi aldığımda inanamadım
Hayatım boyunca ilk kez
Senin için ağladım
Yemin olsun, seni unutmayacak, unutturmayacağım

Şarkılar yetmiyor
Dindirmiyor acını
Kendin söylüyordun unutmanın kolay olmadığını
Sen unutulmayacaksın bu alemde

Tam her şey yoluna girecekti
Hala kızı Zehra seni soruyor
Süleyman tepsiyi bu tarafa yolluyordu
Osman silahı yerine bırakıyordu derken
Sen göçüverdin bu alemden

Haklısın çok geç anladık biz seni
Zamanında sahip çıkmadık sana
Sen bizi çok sevmiştin
Biz sana sevgimizi gösteremedik

Eğer hayallerin değil de
Gerçekten Cumhurbaşkanı olabilseydin
Bu dünyadan nefreti, kini
Giderecektin sen kesin

Çekemeyenler türlü sözler konuştular ardından
Sinirlendim, üzüldüm, ağladım inan hırsımdan
'Arkadasin eşek'
Sana son kez selam veremedi ya ağlıyor kahrından
Balböcekleri eskisi gibi çalışmıyorlar
'Domates, biber, patlıcan' vermiyor artık tadını
Süper babaanne her gece ağlıyor

Ben artık gidemiyorum Moda’ya
Evinin önünden başım dik geçemiyorum
Hiçbir şey ama hiçbir şey
Doldurmuyor yerini
Sensiz Pazar kahvaltıları çekilmiyor
Dört yıl geçti acın hala dinmiyor
Hiç dinmeyecek be Barış Abi

Barış'a 2



Barış’a 2

Dağlarımız yıkıldı
Gül pembe çoktan soldu
Osman müebbet yatıyor
Süleyman obez oldu
Hala kızı Zehra bu şehre uğramıyor artık
Bırak domatesi, biberi
Tavuğun bile kimyasını bozdular.
Nerede o günler nerede Barış Abi.

Bizim sarıkız, minik buzağıyı çoktan sütten kesip
Ünlüler çiftliğinde keçileri kaçırdı.
O kızdan çoktan vazgeçtim
Ceket giymiyorum artık.

Bu tekerine çomak sokulası şehri bırak
Köylerde bile dut ağaçları kesiliyor artık
Aşı boyalı, ahşap evleri birer birer yıkıp
Çok katlı mezarlar yapıyorlar
Ve hiç kimse yoksul birine
Bir bardak su bile vermiyor artık.

Bütün değerlerimizden vazgeçtik
40 yılda bir yapılan ev ziyaretlerinde
Süslü bardaklardan Amerikan kahvesi içiyoruz artık.

Bizlere hayatı anlatmaya çalışan öğretmenlere
Acılarla halay çektiriyor
Sahipsiz çocuklar.





Ne çocukluğun değeri kaldı
Ne gençliğin
Ne de geçmiş yaşına
Bir bardak suluk saygı.

Günler bir bir geçiyor
Şu acımız dinmiyor
Sen derin uykuda iken Barış Abi
Yüreğimiz kanıyor.

Tüm gözler yaşlı
Kalbimiz buruk
Unutmadık
Unutamadık seni...
GK

Beni Bana Bırak..



Bu hayatı, hiç paylaşmadık seninle,
Elin, elime değmedi,
Gözlerim, bakmadı
Gözlerinin içine.

Hiçbir şarkıyı seçmedik ikimiz,
Sana şiirler yazmadım,
Türküler yakmadım, gözlerin için.
Bir tek gülüşün uğruna,
Harcamadım ömrümü.

Kadehlerde, gözlerini görmedim,
Kurşun gibi sözlerini duymadım belki,
Pasta haneler de, Sabahı, Akşam etmedik birlikte.
Belki çok sevdik,
Belki de hiç sevmedik birbirimizi.

Görüyorsun işte,
Eserini görüyorsun,
Yine Belki lerin, Farzetmelerin,
Sözcüklerin, arkasında
Avutmaya çalışıyorum kendimi.

Öylesi kırdın,
Öylesi yıprattın ki sen beni,
Artık, kalemim bile,
Yazmak istemiyor ismini.

İçimde sen doluydun,
Seninle güne doğuyor,
Seninle kapıyordum gözlerimi,
Dualarımda sen vardın,
İsyanlarımda sen.

Ahhh!
Sen yokmusun sen,
Nasıl da kandırdın,
Nasılda oynadın benimle.

Benki asırları sığdırmıştım yıllara,
Ne acılar,
Ne yokluklar görmüştüm de,
Yıkılıp kalmamıştım böyle tek başıma,
Ne çile yağmurları,
Yağmıştı da başımdan,
Böyle ıslanmamış, tükenmemiştim,
Şimdi, kendi gözyaşımda boğuluyorum sayende.

Hadi artık git,
İster yeni sevdalara,
İster yeni kucaklara git,
Ama ne olur, yalvarırım daha fazla tüketmeden,
Beni bana bırak.

Beni Hatırla



Bir gün kalırsan
anılarla başbaşa
yalnız bir köşede
Saçında aklarla.
Hülyalara daldığında
Beni, beni hatırla.

' Bir özele'

Beni Seviyorsun



Başını koyamıyorsan rahatça yastığa
Nereye baksan,
Beni görüyorsan karşında.
Yarım uykularında ben varsam.
Elimi tutmak için çıldırıyorsan
Ellerinde kitaplar
Koşarca telefona koşuyorsan
Sevişmeyi değil,
Sevmeyi özlüyorsan.
Hep ben varsam usunda
Beni seviyorsun.!

Beni Vurdular Anne!



Beni vurdular anne
Sevgi sokaginda
Ask apartmanindaki küçük odamda
Beni kalbimden vurdular anne
Gözyasima acimadan
Bir damla kan akitmadan
Haince, kahpece
Ayrilik kursunuyla
Failim meçhul degil
Çok güvendigim
Ugruna ölümlere gidip geldigim
Çekilmez acilar çektigim
Gönlümün kapisini açtigim
Evet, evet o çok sevdigim
Beni bugün kalbimden vurdu anne
Ayriligin kahpe kursunu
Kalbime saplandi anne

Oysa sen!
Nasil büyütmüstün beni
Aglatmadan, üzmeden
Bir gün bile dövmeden
Beni nasil da severek büyütmüstün anne
Peki ya ben
Ya ben onu nasil sevmistim
Biliyor musun anne
Affet beni anne
Onu senden çok sevmistim
Ona gönlümü vermistim
Adim üzüntü
Soyadim keder oldu anne
Gözyasima acimadan
Bir damla kan akitmadan
Ayrilik kursunuyla
Haince, kahpece, acimasizca
Beni yüregimden vurdular anne

Bilmeyeceksin



Bilmeyeceksin 23.06.2004

Gidişimin sebebini
Bilmeden, bilmeyeceksin.
Ki - gideceğimi de hissetmedin
Ardımdan bir mağrur hale girip
Elveda demeden gitti deyip
Sol yanımdaki kuşun kanadını kırıp
Beni yıktığını unutup.
Sorana ' ne bileyim işte, gitti' deyip
Vefasız, vefasız, vefasız diyeceksin.

Hep ben hatalıydım senin gözünde
Elbet yine suç bende
Derman kalmayan bedenimde
Feri sönmüş gözlerimde
Sevdim diyen dilimde hata
Evet, evet yine suç bende.

Bin kez geldim kapına, sevdalıca
Açmadın.
Bir kez olsun aşkını yürekten
Söylemedin.
Şimdi sen Bin kere çağırsan.
Bir kere gelmeyeceğim.

Bilmem kaç kerelerce haykırdım sevdamı
Yeminliyim daha söylemeyeceğim
Seninle çürüttüğüm bu kalbi
Karantinadan çıkarmayacağım.

İstersen vefasız de bana
İstersen zalim, ister Allahsız.
Dön bak anılara
Dön bak aynaya
Onlar doğruyu söyler be kahve gözlü kız.
Onlar Doğruyu söyler.

Uykusuz gecelerimi
Senli düşlerimi
Çilekeş yüzümün yırtık bir resmini
Neden sana bırakıp gittiğimi
Ve neden kendimi sürgün ettiğimi
Ve gidişimin sebebini
Bilmedin,
Bilmeyeceksin.

Elveda demeden gitti deyip
Hırsından yüreğini kemirip
Soranlara ' ne bileyim işte, gitti ' deyip
Resmimi ayaklar altında çiğneyip
Vefasız, vefasız, vefasız diyeceksin.

İstersen vefasız de sen bana
İstersen zalim, İster Allahsız
Dön bak anılara
Dön bak yaptığına
Dön bak yüreğinin aynasına
Onlar doğruyu söyler be Kahve Gözlü kız
Onlar doğruyu söyler.

' O Ölürcesine sevdiğime'

Bir Kerecik Söyle



Gidiyorum bu gece
Geri dönmeyebilirim
İstersen yine kız sen
Son kez söyleyeceğim.

Otobüsüm kalkıyor Beş de
Yüreğim senin ellerinde
Biliyorum seviyorsun
Hadi bir kerecik söyle.

Seviyorum bak seni
Hem deli, divane gibi
Bir kerecik söylesen
Coşacağım seller gibi

Gidiyorum bu gece
Seni alarak içime
Bak kanıyor yüreğim
Hadi bir kerecik söyle

Bu Son Gidiş.



Dönüşüme bir kibrit çakın
Gidişim sizde kalsın
Ben sürgün bir sevda keş
Bu gidişim ölüme eş
Siyah saçlarının gölgesinde
Güneşli bir güne koynunda uyanmak için
Vakit çok geç..

Ben firari bir oğul
Hüzünlü bir kardeş
O sevdalı, çilekeş
Yaşayan bir ölüyüm
İnadına çılgın
İnadına üryan aşık.
Gözlerine gülerek bakabilmem için
Vakit çok geç...

Bileylenmiş acılarımız
Erimiş umutlarımız
Ve bu kan kırmızısı gözlerle
Uyku kokan bir geceye
Birlikte girebilmek için
Vakit çok geç...

Hangi düşe yazmalı ikimizi
Ki – yaşasın bu sevda.
Ben sürgün bir sevda keş
O Kahve gözleri
Siyah dalgalı saçları ile
Gözleri yaşlı çilekeş.

Ah bu geç kalmışlığım
Kendi kendimle yarışım
Her gülene dostça sarılışım
“ Yanılışım, yıkılışım”
Mutluluk trenine varamayışım
Tekillikler içinden
İki kişilik bir acı yaradışım
Ne kadar boş şimdi
Diktatör planlarıma
Protest bir duygusal hal ile kafa tutuşum.

Şimdi gidiyorum ya
Dönüşüme bir kibrit çakın diyorum ya hani
Aşktan böylesine kaçarcasına
Ondan vazgeçmiş görünüyorum ya
Kanmayın bu tirata
Bu gidişim kendimi unutturmak için – de
Kal dese kalacağım hani.

Dönüşüme bir kibrit çakın
Gidişim sizde kalsın
Kim bilir ne çok özleyeceğim
Bakışımdan susadığımı anlayıp
Su getiren ellerini.
O birden çocuklaşan sesini
Kızdığında o tatlı sert küfürlerini
Sağ kolumda bıraktığın
Dişlerinin sızısını.

Ben firar etmiş duygularımla
Sürgün bir sevda keş
O kahve gözleri hüzünlü çilekeş
Haykırsa da İbrahim Sadri
“ Geç değil bir şey için hiçbir şey” diye
Bu gidiş için bile
Vakit çok geç..

İşte zafer sizin
Yakın meşalenizi
Bu aşkı göre göre
Gonca güle diken takan tutku perest ler
Çay davetine kurban edilen bir gecede
Gonca aşk-ı kopartan ey sizler.

Şimdi kiminiz
Nikahın eşiğinde
Kiminiz kendi düşlerinde
Kiminiz genzine takılan bir düğümle
Utanıp bakamıyor geçmişe.

Hepiniz kalın
Bedirhan Gökçe’nin
3.sayfasına konu olmasa da
Ayrılıkların Şairi Ahmet Selçuk
“Bir Pazar gecesi”
Bu dizeleri haykırmasa da
Başucunuzdaki radyoda...
Duyarsınız elbet
Pişmanlığın sancısını
Saçınıza düşen aklar
Hatırlatır belki bu “ Hep Kahır” dolu akşamlarımızı.

Ben hüzünlü bir sevda keş
O küskün bir çiçek, çilekeş
Siz kalın burada
Onu bensizliğe
Beni onsuzluğa sürgün edip
Provake bir terk ediş ile gidiyorum
Size armağan olsun
Dönüşüme bir kibrit çakın
Gidişim sizde kalsın
Bu Son gidiştir
Belki ölüme
Belki sürgüne
Bu SON gidiştir...

Gökhan Karaduman

Dekolte



Derin yirtmaç dekolte
Nese getirdi bizim köye
Dün köylü kiziydi
Bugün oldu sosyete

Her gün baska kokteylde
Bir gün popçu, bir gün topçu pesinde
Ne is diyen olursa
Sözde manken isinde

Senede iki gün podyumda
Her hafta televizyonda
Bir gün Ahmet, bir gün Mehmet kolunda
Haftanin 6 günü objektif karsisinda

Derin yirtmaç dekolte
Nese getirdi bu köye
Köylü kizi Zeliha
Bugün oldu Tanriça